Bir erkek için arabasından sonra en takıntılı olduğu konu saatidir. Çoğu erkek giydikleri kıyafetleri fazla umursamaz ancak konu saate geldiğinde onu nereden aldıkları, nasıl seçtiklerini, kaç tane saati olduklarını ve şu an taktıkları saatin onlara ne hissettirdiği konusunda tutkulu bir sohbete doğrudan giriş yapabilir.
Saat güçlü bir aksesuardır. Gizemli yapıları olduğu kadar aileden gelen bir yadigâr olması veya ilk aşkınızın hediyesi gibi samimi duyguları da barındırır. Saatin güzelliği de budur. Bir kıyafeti tek bir aksesuarla değiştirmenizi sağladığı gibi bir köşede kahvenizi yudumlarken tüm bakışların sizde toplanmasına neden olabilir.
Saatlerin erkekler için bir tutku simgesi olmasının en büyük sebeplerinden biri de giyim kuşam anlamında kadınlar kadar çeşitliliğe sahip olunmamasına rağmen söz konusu saat olduğunda erkeklerin karşısına çıkan imkânlar, kadınlardan çok daha fazladır. Giyimde olduğu gibi aksesuar anlamında da erkekler en büyük çeşitlilik saatlerde olmakla birlikte tüm kadınların erkeklere en çok yakıştırdığı aksesuar da saattir. Saat bir insanı çok farklı gösterebilir. Bunun bağlantısının nasıl olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Sadece tanıdığınız veya hayranı olduğunuz bir erkeği saatli ve saatsiz düşünün, o eksikliği hissedeceksiniz.
Saatler bir yönleri ile arabalara benzer. Erkeklerin arabalara karşı duruşları ve araba üreticilerinin reklamlarına baktığınızda en çok rastladığınız değerlerin güç ve tutku olduğunu göreceksiniz. Neden Porsche, Ferrari veya Lamborghini her erkeğin hayalini süsler? Erkekler tabiatları gereği yüzyıllardır güce sahip olmak isterler. Bugün ünlü araba markalarının erkeklere vaat ettiği şey budur. Saatler de size aynı değerleri sunmayı amaçlar. James Bond saatindeki lazeri kullanarak kasayı açar, arabasının yanına gelmesi için onu kumanda eder, düşmanlarını saatinde bulunan kamera ile kaydedip dövüş sahnelerinde saatinden çıkan öldürücü aletleri kullanır. Bu, gücü ve tutkuyu yansıtmak için saate yüklenen kimliklerden sadece biridir.
Genel olarak saatler biraz acımasızca olsa da zenginliğin bir simgesi olarak da görülmektedir. Prestijli bir markanın saatine sahip olan bir erkek, girdiği sosyal ortamlarda takım elbise veya smokini ile olduğu kadar saati ile de dikkat çekecektir. Fortune 500’de bulunan şirket CEO’larından Amerikan Başkanlarına kadar dünyanın en başarılı ve güçlü adamlarının kullandıkları saatler, neredeyse en pahalı arabalar veya küçük bir uçak maliyetleriyle bu gücü ve başarıyı simgeleyen bir ikon haline gelmektedirler. Böyle zarif ve lüks oyuncakları olan kişilerin yaşam kalitesi kesinlikle başkaları tarafından da takdir edilmektedir.
Zevkli ve iyi üretilmiş saatler babadan oğula geçerek zamanı yeni nesillere taşıyan değerli bir miras haline gelebilmektedir. Bir aile yadigârının sonraki nesillere aktarılması ve onun hakkında dededen, babadan gelen anı ve hikâyeler büyük bir ritüelin parçalarıdır. Burada saate yüklenen görev zamanı göstermekten çok aile değerlerinin, geleneklerin ve sevginin yeni nesillere aktarılmasının en zarif yoludur ve paha biçilemez.
Asıl görevi zamanı göstermek olsa da hayatımıza çok farklı anlamlar katan saatler özellikle erkeklerin dünyasında ayrı bir yere sahip olmaya devam edecekler. Her ne amaçla olursa olsun saatler kişinin kendisi hakkında dışarıya oldukça fazla bilgi vermektedir. Bu açıdan kendinizi doğru yansıttığına inandığınız saati takmanız hem sizi daha mutlu edecek, hem de kıyafetinizi tamamlayan bir aksesuar olmaktan çok onur katan bir sembol haline gelecektir.